Anadolu halk hekimliği uygulamalarında önemli rolü olan Anadolu inançlarının gerçekçi analizlerini yapabilmek için, konuyla ilgili kavramların iyi anlaşılması ve değerlendirilmesi gerekmektedir. Bunlardan birincisi “ilkel düşünce” kavramıdır. Genel olarak eğitilmemiş olarak nitelendirilebilecek bu düşüncenin günümüzdeki uzantısı olarak “geleneksel düşünce”yi gösterebiliriz. Bu tür düşüncenin özellikleri şunlardır:
1- Genellikle kritikten yoksundur: Tıpkı çocukta olduğu gibi duygusal ve saf bir düşüncedir. Olaylar karşısında soğukkanlı olarak değerlendirmeler yapmak yerine ani tepki göstermek yaygındır.
2- Bir olayın ayrıntıları üzerinde yeterince durulmaz : Olay çok basite indirgenerek buna göre değerlendirmeler yapılmaya çalışılır.
3- Somutlaştırma ve kişileştirme eğilimi yaygındır: Doğa olaylarının nedeni, olağanüstü güçleri olduğuna inanılan varlıkların davranışlarına bağlanır. Bunun karşısındaki düşünce tepkiyle karşılanır.
4- Neden ve sonuç bağlantısı çoğunlukla çağrışımlara dayanır: Tesadüfler büyük önem taşır. Gelişmiş düşüncede de karşımıza çıkabilir. Olaylar bir bütün olarak ele alınır.
5- Özneldir: Çevre ve bu çevredekiler arzu, korku gibi duygusal tepkiler veya faydalarına göre algılanır.
6- Madde ve öz ayrılmaz: Olaylar birbirine bağlanıp, sonuca varılır.
İlkel veya geleneksel düşüncenin bu özellikleri, inançların temelini oluşturmakla birlikte, çeşitli sebepler de bu oluşumu etkilemektedir :
1-Psikolojik durum
2-Eşyanın özelliğini, doğa kanunlarını bilmemek
3-Geleceği bilmek arzusu
4-Korku
5-Cin, peri, dev inancı
Eski Türk tıbbında da hastalık telakkisi ilkel tıbbın temel özelliklerini taşır. Bu telakkiye göre hastalığın etiyolojisi (nedenbilim) :
a) İnsan ruhunun kötü ruhlar veya cinler tarafından çalınması, kaçırılması
b) İnsanın içine kötü ruh veya cin girmesidir. (ÇAVDAR 309) Yazının Tamamı >>
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder